Sarsılıyorum romanın sonunda. Hatta ne olduğunu anlayamıyorum birkaç saat. Çevreden bir boyut yukarda geziniyorum, Uğurlayım ben İhsanlayım. Sarsıntım uzun sürüyor, rüyalara girecek kadar derinlerde dolaşıyor. Sonra çıkıp gidecek olsa da benden izin alamıyor. Seviyorum üzerimdeki etkisini, aklımda bıraktığı soruları seviyorum. Durup durup İhsan’la uğraşmayı seviyorum. Uğur’un gerçekte Bilge Karasu olup olmadığını düşünmeyi seviyorum.
Kalemlerimi masaya diziyorum, kurşun kalemlerimi. Bir bir açıyorum sırayla hepsini. İlk kâğıda değdikleri an küçücük kırılıyorlar. Kırılmalarını seviyorum. Kırıldıktan sonra kâğıt üzerinde bıraktıkları gölgeli izi seviyorum. Kırıldıktan sonra yazarken çıkarttıkları sesi seviyorum. Sonra bir an düşünüyorum, acaba kırılmadan önce mi kırıldıktan sonra mı daha çok seviyorum?
bu yazıyı bir başka yazıya çok benzettim.. şimdi hatırlamıyorum ama bulursam kesin söylerim..
YanıtlaSilmis gibi mis..
:))
YanıtlaSilhangi yazıymış o aklına gelirse kesin yaz ..
ben çok beğendim:)sevgiler
YanıtlaSilteşekkürler chilekcim :))
YanıtlaSil