27 Kasım 2011 Pazar

Bazı Olaylar Oldu.


Kuşlar uçuyor. Nereye bilmiyorum, bir haftadır öğleden sonra hepsi birden küçük bir gösteri sergiliyorlar. Sonra ortadan kayboluyorlar. Nereye gittiklerini bilmiyorum. Keşke uçabilsem.

Pelin "Biz o dönüm noktasını yaşadık Elif," dedi, "sen de ben de."
Dönüm noktalarımızı boşa harcamadık. Bununla avunuyorum.

Sonra aldığım ikinciel kitabın içinden bir not çıktı. Kitabın adı "Sıfır Noktasındaki Kadın".
Tahminimce genç bir kızın dolu dolu yaşadığı aşkın kağıda dökülmüş hali. Öyle hoş ki..


Sıfır noktasındaki kadınlarız hepimiz.

20 Kasım 2011 Pazar

Biz, canlarım, insanların ilgisini çekecek birşey yapamadığımız gibi, insanların ilgisini çekecek birşeyler uyduramıyoruz da.

Bazı olaylar oldu. Kavranması kolay, kabullenmesi zor olaylar. Bazı tesadüfler de yaşadık ne yalan söyleyeyim. Hatta heyecanlar bile. Size bir sır vereyim, canlarım, bir kaç damla gözyaşı döktüm, hem de hatırlamadığım olaylar yüzünden. Oysa o anlarda başka hiçbir çıkış yolu yokmuş, o acı sonsuza dek sürecekmiş gibi geldi. Herkes gidiyor, biz kalıyoruz bize. Bana ben, size siz kalıyoruz.

Bazı zorunluluklarım var ne yazık ki... Ve her an sinirlerimi altüst etme becerisine sahip bir annem. Yorgunluklarım bu kez öyle güzel...

Daha sonra size anlatmak istediğim bazı şeyler de var.
Şimdi daha sıkıcı şeyler...

14 Kasım 2011 Pazartesi

Yollar

İkinci kahvemi istiyorum sarışın bir garsondan. Çevreye pek ilgi duymadığım bir gerçek. Garson birşeyler söylüyor. Son anda farkediyorum "efendim?"

Yola çıktığımda şehir pazartesiyi değil de pazarı yaşıyordu sanki, o kadar ıssız o kadar sakin.

Cebimde pek param yok, yine de kahve içmek istiyorum deli gibi. Arkadan o kadar kötü şarkılar çalıyor ki tahammül etmek için kendimi zorluyorum. Gazetedeki kare bulmacanın ilk sorusu şöyle:

Kanadalı müzisyen-yazar Leonard Cohen'in Yirminci yüzyılda verdiği en önemli eserlerden biri kabul edilen romanı.

"Görkemli Kaybedenler" yazıyorum, sığmıyor. Moralim bozuluyor, kapatıyorum. Evde kimsenin olmamasını diliyorum. Birinin olması ihtimali moralimi daha da çok bozuyor.

"Ben bi' kahve daha alabilir miyim? Efendim? Evet yine sütsüz."

Camekandan deniz görünüyor. Karadeniz. Odukça sakin. Gökyüzünde öbek öbek bulutlar. Daha iki saati geçirmem gerekiyor bu hiç bilmediğim şehirde.

Bazen sadece İstanbul olsun istiyorum.
Sadece.

11 Kasım 2011 Cuma

Şah ve Pat

Başlangıçlar konusunda hiçbir şey söyleyemem ama gerçekten iyi bir bitiriciyimdir.
Bir başka deyişle başım çok ağrıyor.

Adama neden gidiyorsun ki kal, demek istiyorum, kendine dikkat et gibi aptal birşey çıkıyor elimden. Belki arada bir beni sevesi gelirdi. Yaptığım bu şeyden daha sonra gurur duymayacağıma eminim yine de sarışınlar boktur ve bütün insanlar aslında sarışındır ve hatta o esmer görünen adam bile.

Söz verdim. Ah beni çok üzdü. Aramak istediğim birileri olmadı. Telefpnu baştan aşağı geziyorum. Kimse.. Hatta hiç kimse. Merhaba ben Elif.

Onlar yaşadığım en güzel anların büyüsünü kaçıracak birşey yapıyorlar. O da öyle yaptı mesela ama içimde saklamadım ve iyi geldi, neden ama, evet doğru çok güzel kokuyordu ve ben çirkindim, şimdi de. İyi hissetmem mi gerek, nasıl hissettiğimi bişmiyorum.

O adama, hem gözleri hem de bakışları çok güzel olan o adama "ah gitme, elimin altında ol" demek istedim ama işte işe yaramaz ellerimden başka şeyler çıktı.


Başarısız olduysam oldum! Kazanmaya niyetli değildim.
O adam çok güzel bakıyordu ve ben şah çeltim.
Oyun lehime miydi, bilemiyorum.
Ben şah çektim. Güzel bir şah. Blöfümü gördü.
Şah çektim.
Maç pat bitti.

9 Kasım 2011 Çarşamba

Söyleyeceklerim Bundan Ibaret

Esas konu şu, tesadüf. Bir konu ilgimi çektiğinde biri ondan bahseder, ya da yeni birşey öğrendiğimde onunla ilgili konuşulur bir yerlerde. Sürekli konuşulmadığına göre algıda secicilikten çok uzak. Dünya zaten piç. Şunu söylemem gerekir ki evet sorun bende. Bütün insanlar normal. Bense varolan dm anormal insan. Ve yeminler olsun ki kalbimi kıran normal insanlara ikinci şansı vermeyeceğim. Hepsi gönül rahatlığıyla beni unutabilir. Bir şarkıda eğer ki doğru anladıysam kadın adama onun iğrenç bir herif olduğunu ama yine de ondan vazgeçmek istemediğini çünkü kimsenin kendisini o iğrenç herif kadar sevmeyeceğini söylüyor. Seni gerizekalı beyinsiz !! Ve ben 27 yaşımda ölmeyeceğim.