Şimdi ben ne desem bana tam değilmiş gibi gelecek. Eksik değil. Tamamlanmamış.. Böyle birşeyin olmadığını ve hatta olamayacağını söylemeyin bana. İçimde kara delikler var.
Mesela Tezer Özlü bugünlerde evin her köşesinden başını uzatıyor. "Öl! Geber! Git!" diye bağırmak istiyorum ona ama hem çok seviyorum hem de zaten ölü. Yine de bana işkence ediyor. Bütün kitaplarını neden aldım, diyecek oluyorum. Yüzü öyle güzel... Yetmedi alıp izlediğimiz filmin başrolü Tezer'in kopyası çıktı. Gözlerinden burnuna kadar.. Acaba Tezer nasıl ağlıyordur, diye düşündüm durdum...
Başımda artık geçmesi konusunda ümitsiz olduğum o ağrı beni şaşırtmıyor, hiç geçmiyor.
Geçen hafta hiç gitmediğim dersin bu hafta finali varmış.
Eve gitmeme on gün kadar var, annemi özledim, İstanbulsuz huzursuzum.
Çelişiyorum, çelişiyorum, çelişiyorum.
Hiçbir şey yazamıyorum. Ama hiçbir şey...
Değişmek istiyorum.
Biraz olsun değişmek.
Kendime nefes aldıracak kadar değişmek.
Kendime nefes aldıracak kadar değişmek.
Gökyüzü öyle güzel ki...
''yetmedi alıp izlediğimiz filmin başrolü Tezer'in kopyası çıktı. Gözlerinden burnuna kadar''
YanıtlaSilfilmin ismi nedir .çok merak ettm .
Like Dandelion Dust - Mira Sorvino
YanıtlaSileksilsen soluk alacakmışsın gibi bir his sana da gelmiyor mu? bomboş olsam uçabilirdim belki, ama kafam o kadar ağır ki...
YanıtlaSil