29 Temmuz 2018 Pazar

Lüzumsuz meseleler


Kahvaltı masasında “Keşke ailemde bir arkadaşım olsaydı!” dedikten hemen sonra bir şimşek çaktı kafamda: benim ailem dışında da hiç arkadaşım yok ki!

Hayatımdaki tüm insanlarla bir şekilde tanışmışım ve ilişkimi bir zorunluluğa bağlayarak, öyle çok da bayılmadan, yalnızlıktan ölmeyecek kadar devam ettirmişim. Bu düşünce suratıma okkalı bir tokat karnıma sağlam bir yumruk atıp beni iki büklüm kıldıktan sonra suratıma…. Kâğıda döksek o anı sayfaya kocaman ZBAMMM! yazmak zorunda kalırdık.

Halbuki konuşmak istiyorum. Sayfalar dolusu konuşmak istiyorum. Bir sürü anlatacak şeyim var. Yapılacak bir sürü şey var. Tanıdığım bütün insanlar -bir iki tanesi iyiydi aslında- sıkıntılı olamayacağına göre ben, bizzat kendim kocaman bir sıkıntı yumağı olmalıyım.

Mektup arkadaşı lazım bana. Gerçekten…

2 yorum:

  1. Filozofun biri ne demiş: Mektup arkadaşı isteyen, adresini yazar. :)

    YanıtlaSil
  2. bir posta kutusu edineyim o halde...

    o zamana kadar filozofa iletişim için sayfada bir mail adresi bulunduğunu söyleyin :)

    YanıtlaSil