5 Ocak 2021 Salı

Gündelik Sayıklamalar-5 Ocak- Düzensizlik Düzenleri

Abbas Kiyarüstemi

Koskoca adam, yılların hocası, bir şey söyledi mi kimse kolay kolay karşı çıkamıyor, kendisinin de söylediği gibi belgelere dayandıramadığı hiçbir şeyi yazmamış. Övündüğü tek şey makaleleri. Tavrını çok ölçülü buluyorum öğrencilerine karşı. Her seferinde hayran hayran dinliyorum. Nasıl olduğumu sorduğunda, biraz kötüyüm, diyorum, odaklanma ve motivasyon sorunları yaşadığımı söylüyorum. Benim de uyku düzenim bozuldu, diyor.

***

Bugün erken yatıp erken kalkmak için kendimi zorladım. Kalktım da. Kalktım da n’oldu? Verimsiz, saçma sapan bir gün. Ne saati anladım, ne bir şey yapabildim. Gece yaşamaya alışmışım. Pazartesi günkü derslerimde gözlerimi zor açık tuttuğumdan bir düzene ihtiyacım olduğunu düşünmüştüm halbuki. Yokmuş. Bu yeni düzensizlik yeni düzenimmiş. Ve uyku problemini hallettiğimde geceleri çok da iyi geçiriyormuşum vaktimi.

Sabah erken kalkıp yürüyüşe çıktım. Bu güzeldi, ne zamandır uzun uzun yürümemiştim. Sonra gelip biraz uzandım. Olmadı. Kahvaltı yaptım. Sonra? Sonra n’apılıyordu? Elime bir kitap alıp yeniden uzandım. Uyumuşum. Ve günün geri kalanı uyanıp birkaç sayfa okuyup tekrar uyumakla geçti. Ve geceye kavuşana kadar hiçbir şey yapmadım, hiçbir şey!

***

Pazartesi günü on gündür beklediğim kitaplarım geldi. Biraz cesurca seçtiğim romanlar. Kötü kitap okumaya tahammülüm yok. Vaktimin değmeyeceğini anladığım bir kitabın bir cümlesine daha tahammül edemiyorum. Buna rağmen bu kez gerçekten oldukça cesur davranıp daha önce okumadığım yazarların kitaplarını aldım. Ama nasıl bir mutluluk! Hatta eksik kalan bir kitabın da yarın gelmesini bekliyorum, heyecanla. Kitap almak, kitaplara kavuşmak bir insanı nasıl bu kadar mutlu edebilir, yıllardır anlayamadım.

***

Bu ay oldukça yoğun geçecek. Bunun ağırlığı hareketlerimi hızlandıracağına yavaşlatıyor. Hem çalışmadığımda kendimi mutsuz hissediyorum. Sinemayla kenarından ilgili makalemin keyfini bile süremiyorum. Bir diğeri mekan ya da mekansızlıkla ilgili. Üçüncüsü bir sürü kitabı olan bir Osmanlı tarihçisiyle ilgili. Tüm o kitapları nasıl tarayacağımı düşünüyorum, içimde buna dair en ufak bir motivasyon kırıntısı bulamıyorum. Canım sıkıldıkça kendimi mutfağa atıyorum. Yemek yapıyorum, yiyorum, atıştırmalık yapıyorum, yiyorum, meyve yiyorum, çikolata yiyorum, ne bulursam yiyorum. Bunun nasıl sorunlara yol açtığını belirtememe gerek yok sanırım.

 ****

İşte yeni yıl böyle başladı. Kötü değil, ama mayhoş. Umutlu ama kıpır kıpır değil. Biraz bulut, hadi kar olmasa da biraz yağmur ne iyi gelirdi. Bakalım….

4 yorum:

  1. yoğunluk çalışmak üretmek iyidir yaaa yemek de iyidir boşveeer :)

    YanıtlaSil
  2. Uyku düzeni bozulmayan yok gibi.
    Şartların hepimiz için geçerli olması biraz olsun teselli. Umutla dolu, kıpır kıpır geçsin bu yıl.
    İyi okumalar olsun...

    YanıtlaSil