5 Temmuz 2022 Salı

Çanta I

Çantamı az doldurmak için bir süre kafa yordum. Ne almalıyım, neyi geride bırakmalıyım. Şu an çok elzem değil hafif olmak, sırtımda çantayla gezmeyeceğim ama bir süre sonraki planlarım için ön hazırlık olur. Neyi geride bırakabilirim? İki tişört yeter mi? Fotoğraf makinası şart da hem bilgisayar hem tablet almasam da olur tabii. Kitap da almam Kindle yeter. Başka? Kozmetik ürünleri. Ele dur. Şarj cihazları, kablolar. İlaçlar. Hafif olmadı. Yine olmadı.

 

Bir süredir çantama bakıyorum. Kahverengi çantanın dikişleri ufaktan atmaya başladığından yeni bir çanta arıyordum. “BAYILDIM!” diye ünlemeden de gerçekten ihtiyacım olduğuna ikna olmadan da bir şeyler almaya yanaşamadığımdan bir süre çanta aradım. Bir tane buldum. Bir de mağazaya bakayım dedim, internet mağazasındaki çanta karşıma çıktı. Nasıl güzel. Aldım. İşte bir süredir baktığım, masanın kenarındaki çanta o çanta. Sadece onunla nasıl yola çıkarım diye düşündüğüm çanta. Bazı eşyaların kendine has enerjileri var, bunun da var. Hadi hadi, der gibi sürekli; fıkır fıkır.

 

Benimse göz kapaklarım ağırlaşıyor. Uyumak istiyorum mütemadi. Bazen pencerenin önünde durup ilk gençliğimin ağırlık yaratan yazlarını hissediyorum burnumun ucunda. Hiç hoşlanmıyorum bu anıların yarattığı hissiyattan. Yazlarla dertlerim o zaman mı başladı? Okulların kapanması, evlere çekilmemiz, ortaokulda okuluma uzak mahallede oturmam, bu yüzden arkadaşlarıma uzak kalmam? Bilemiyorum. Çanta bana baktıkça, ben gitmek istedikçe, içimde ağırlığını artıran bir şey var. O şeyi anlatacağım, bir dakika

4 yorum: