24 Mayıs 2023 Çarşamba

5- Can Sıkıntısı

Başlık “Dopamin İhtiyacı” da olabilirdi. Duyduğuma göre çılgınca yemek yemenin de, mesela sosyal medyada saatlerce takılmanın da altında dopamin eksikliği yatıyor olabilirmiş. Bu iki aktiviteyi de hakkıyla yerine getirerek saatlerimi ve sağlığımı harcadım. Utanarak söylemeliyim ki mutlu güzel günlerdi: şimdi ikisini de yapamıyorum, yaptığımda da iyi hissetmiyorum. Beynimi uyuşturan o aptal şeyleri izlemeye bile tahammülüm yok. BİZENEOLDU??

Tüyleri kesilen kedimin çılgınca ortalıkta koşturmasından mı, ayaklarımın deli gibi yanmasından mı, odanın ortasındaki koliler ve müthiş dağınıklıktan mı, bitmeyen işlerin bünyemde yarattığı sıkıntıdan mı, yorgunluktan bayıldığım mesai günlerimin aksine uyuyamadım bir türlü gece. Açtığım bütün videolar çaresiz kaldı.

Tamamdır, durum değerlendirmesi yaptığıma göre şimdi duygu değerlendirmesi yapalım. Düşününce içimi kıpır kıpır eden şeyleri arıyorum dünden beri. Yerleşmiş olmak mı, izinde olmak mı, makalenin yayınlanmış olduğunu görmek mi yoksa tezi bitirmek mi? Sonunda gitarda o şarkıyı çalabilmek mi? Fotoğraf yarışmasını kazanmak mı? Metis’ten kitabımın çıkmasına ne dersin? Ya da ayda bana 10bin dolar kazandıracak çok keyifli ve az yorucu yolu keşfetmiş olmak mı? Akıcı bir şekilde Almanca konuşabiliyor olmak da fena gelmiyor kulağa.

Dopamin diyordum. Zevk ve ödülle ilişkilendirilen bu hormonun eksikliği bazı çok önemli zihinsel fonksiyonların devre dışı kalmasına neden oluyormuş. Dopamin seviyesini artırmak için de işte düzenli uyku, egzersiz, zevk alınan aktivite, güneş ışığı yürüyüş bilmem ne… Yazarken sıkıldım. 

Yaparken gerçekten, ama gerçekten keyif aldığım hiçbir şey yok: HİÇBİR ŞEY! Ya yapılması gerektiği için ya da vakit geçirmek için eyliyorum. Süreçler beni boğuyor, tüm işler bir an önce bitsin istiyorum. Bunun için sanırım çeşitli meditasyon ve içe dönüş uygulamaları, anda olmak vurguları, nefes egzersizleri,,,,, bak yine sıkıldım. 

4 yorum:

  1. Daha önce izlemediysen ve vaktin olursa mısır patlat ya da sevdiğin atıştırmalık başka şeyler al, sevdiğin içecekleri ayarla ve Luc Besson'un Anna adlı filmini izle, Helen Mirren'in canlandırdığı karakterle Anna, özellikle filmin sonundaki durumla birlikte iyi gelebilir!:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. filmi not alıyorum ama bana öyle geliyor ki kendimi iyi hissetmem için bir sorumluluk hissediyorsun ve "ne yapabilirim" diye düşünüyorsun canım buraneros. lütfen öyle hissetme, amacım da bu değil zaten. senin buna çabaladığını düşünmek beni üzüyor çünkü :) sadece yazarak paylaşmak istiyorum ben, hem iyi geliyor.

      Sil
  2. Öyle düşünmüyorum, sorumluluk hissettiğim için de değil... fazlasıyla farkındayım senin ve farkındalığının; anlıyorum da, sadece inandığım bir karaktere biraz esprili biraz da tecrübeden kaynaklı olarak, ufak dokunuşlar ve hoşluklar onlar:) Üzülmene gerek yok yani... Ben sana üzülmüyorum ki, gücünün farkındayım:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. ah tamam o zaman, bu yorumla birlikte gülümsemem geri geldi :)

      Sil