Şahap küçücük bir çocuk. Fakat insan insandır. Küçük de olsan kırılırsın, korkarsın, kızarsın. Şahap’ın küçücük aklının, benliğinin gösterdiği tüm tepkiler kalbimi kırıyor. Ben birkaç haftadır küçük E.’ye ağlarken onu koruyamamış olmanın acısını da çektim. Şahap’a ağlarken de aslında küçük E.’ye sarılıyorum içimde. Yaşadığı hiçbir şeyin onun suçu olmadığını, onda hiçbir kusur olmadığını, bugün olduğum kişiyi de aslında o küçük E.’yi kendimce koruma çabamdan inşa ettiğimi düşünüyorum. Düşünüyorum ve bir yandan da Şahap’a ağlıyorum. Onu anlamayan herkese, beni anlamayan herkese içimde kocaman bir öfke duyuyorum. Filmin kötü olması da durdurmuyor beni, onun onu tutacak, anlayacak, sevgisiyle sakinleştirecek insana kavuşmasına öyle derinden mutlu oluyorum ki… İçinden çıkamadığım, kendimle ilgili her şeyin, bir anda kolayca çözülmesini nasıl isterdim. İpini koparan inci taneleri gibi özgür, hafif. Ne zor insan olmak. Ve yaşamak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder