Kulağıma yapacağım domatesli makarnanın kaynamak üzere olan suyunun uğultusu geliyor, hafiften üşüyor ayaklarım, ince battaniyeme sarılıyorum. Resimler geliyor gözümün önüne, D.’nin yanında olduğum kocaman gülümsediğim resimler, olmasa bile. Düşüncesi beni gülümseten bir adam var, diye düşünüyorum. Elimde “Allah Senden Razı Olsun Bay Rosewater” var, cümleler uçuşuyor kafamda. Kedili bardağımdan bir yudum daha kahve içiyorum. Küçük notlar alıyorum küçük not defterime, yaşadığımı hissediyorum o zaman. Huzuru hissediyorum.
çok kıskanıyorum kupalarını bilmiş ol :)))
YanıtlaSilEhieh :)) Bu kupami ben de cok seviyorum
YanıtlaSilHuzur huzur... Bardaklarımız kardeşmiş, ben de bir çay içeyim, özendim :)
YanıtlaSilHatta karsilikli iciyormus havasi yaratalim :))
YanıtlaSilVonnegut yakışır pazar günlerine. Çok severim onun dilini. Hem de çok...
YanıtlaSilBen de sever oldum, gec oldu guzel oldu :))
YanıtlaSil