14 Mart 2010 Pazar

Pazar


Kulağıma yapacağım domatesli makarnanın kaynamak üzere olan suyunun uğultusu geliyor, hafiften üşüyor ayaklarım, ince battaniyeme sarılıyorum. Resimler geliyor gözümün önüne, D.’nin yanında olduğum kocaman gülümsediğim resimler, olmasa bile. Düşüncesi beni gülümseten bir adam var, diye düşünüyorum. Elimde “Allah Senden Razı Olsun Bay Rosewater” var, cümleler uçuşuyor kafamda. Kedili bardağımdan bir yudum daha kahve içiyorum. Küçük notlar alıyorum küçük not defterime, yaşadığımı hissediyorum o zaman. Huzuru hissediyorum.

6 yorum:

  1. çok kıskanıyorum kupalarını bilmiş ol :)))

    YanıtlaSil
  2. Ehieh :)) Bu kupami ben de cok seviyorum

    YanıtlaSil
  3. Huzur huzur... Bardaklarımız kardeşmiş, ben de bir çay içeyim, özendim :)

    YanıtlaSil
  4. Hatta karsilikli iciyormus havasi yaratalim :))

    YanıtlaSil
  5. Vonnegut yakışır pazar günlerine. Çok severim onun dilini. Hem de çok...

    YanıtlaSil
  6. Ben de sever oldum, gec oldu guzel oldu :))

    YanıtlaSil